( Kaybolmak isteriz bazen, ortalarda gözükmemek bir süreliğine; bazen de kaybolmuşu ararız inatla ve tutkuyla. Ta ki, onu bulamayacağımızı anlayana kadar, delicesine kovalarız olmayanı. Bazen, okuduğumuz bir kitapta bırakmışısızdır bir cümleyi, ya da sözcüğü, ama hangi kitap olduğunu unutmuşuzdur. An gelir bir sima düşer aklımıza; ama nafile çabalar dururuz ve kim olduğunu bir türlü çıkaramayız. Zaman zaman takılır kalırız bir anıya; keşke şöyle olsaydı diye düşünür, hatta bazı zamanlar hayıflanırız. Yaşanmışı yerinde bırakmak ve anı kutsamak en iyisi. Çünkü, değişmeyecek geçmişte olan hiçbir şey. Sadece olacak olanlar elimizde. O da belki… )