( Uydurulmuş bütün kuralların dışında, zamansız ve sınırsız, asi bir martı olsam Galata’da! Masmavi suların üzerinde süzülüp, var olmanın dayanılmaz gücünün farkına varsam. Kuleye doğru uçup, konsam en tepesine ve hissetsem soğuk şubat rüzgarlarını. Ya da, saklanıp bir çatının baca kenarına, beklesem erguvan mevsimini; mor tepeli Boğaziçi’ne uçmak için…

Bir yok olup, bir var olan ve beyaz kanatları iki mavinin arasında gezinen, Galata’lı bir martı olsam. )