Camda İki Kelebek
Bazen konuşamaz insan; kelimeler kafasının içinde kalır. Sıkışmış bir çuvalın içindedir hepsi. Buğday taneleri gibidir düşünceler, ama çuvalın ağzı sıkı sıkıya bağlıdır. Ne kadar istesen de açamazsın.
Kelimeler de öyle işte. Söyleyemezsin. anlatamazsın. Sessizlik hüküm sürer bazen. Yalnızsındır.
Bütün yaşadıkların, o odanın içinde bir film şeridi gibi geçer gözünün önünden. Söylemek istersin, söyleyemezsin. Anlatmak istersin, anlatamazsın. Çünkü senden başka kimse yoktur o anda. Ve bilirsin ki yarın da böyle olacaktır. Belki daha sonra ki günde.
Kendi kendine konuşmayı denersin – nafile. Sesin çıkmaz. Beynin içeride konuşur sadece. Düşüncelerin döner durur, bir çuvalın içinde yuvarlanır gibi. Buğday çuvalı yokuştan aşağıya iner ama içinden bir tek buğday tanesi dışarı çıkmaz.
Söyleyeceklerin, yaşadıkların, yaşamak istediklerin hep o çuvalın içindedir. Her şeye hâkimken, her şey elindeyken… belki de yapamadıklarınla kalırsın.
Sonra yalnız olduğun evde, düşüncelerinle dolaşmaya başlarsın. hatıralar bir odadan ötekine geçer. Sessiz, ağır, tanıdık. Ve bir an gelir, arkanı dönersin. Gözünün önüne gelir o yüz. Evin dışında yürürken, pencerene baktığında ışıldayan bir siluet gibi belirir.
Camda küçük iki kelebek görürsün.
Recent Comments